Rusya’nın nükleer doktrinini değiştirme hamlesinin arkasında ne var: ‘Batılı devletler arasında tereddüt yaratacak’
Rusya Yüksek Ekonomi Okulu Avrupa ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi Müdür Yardımcısı Dmitriy Suslov Sputnik’e verdiği röportajda, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin tarafından açıklanan Rus nükleer politikasındaki bir dizi güncellemenin, nükleer eşiği düşürmeyi ve Batı için risk dengesini değiştirmeyi amaçladığını dile getirdi.
Sputnik’e konuşan Suslov, “Batı şu anda Rusya’ya karşı hibrit bir savaşı tırmandırıyor ve hatta yürütüyor. Bunun sıcak savaşa dönüşmesini de tartışıyor” cümlelerini kaydetti.
Suslov açıklamasında Batı’nın bunu yapmasının temel nedeni olarak, ‘Rusya’nın asla nükleer silah kullanmayacağına inanması ve Ukrayna’nın yenilgisinin Batı’ya vereceği zararın, gerilimin tırmanmasının vereceği zarardan çok daha yüksek olması‘ olduğunu vurguladı.
Konuşmasında devam eden Suslov, şu cümleleri kaydetti:
Şimdi Rusya bu dengeyi değiştiriyor. Batı’yı kendisi için zararın sadece intihar olacağına ve daha fazla tırmanmamanın daha iyi olacağına ikna etmeye çalışıyor. Zira Rusya artan sayıda seçenekte ve nükleer sahibi Batılı ülkelerle işbirliği içinde hareket eden Ukrayna’ya karşı nükleer silah kullanabilir.
Suslov ayrıca böyle bir açıklamanın zamanlamasının Biden yönetiminin Batı tarafından tedarik edilen uzun menzilli füzeleri Rusya topraklarının derinliklerine ateşlemesine izin verme olasılığını tartışmasıyla bağlantılı olduğu da dile getirdi.
Suslov konuşmasını, “Bu karar henüz alınmadı. Dolayısıyla Putin’in nükleer doktrin yayınlanmadan önce bu değişikliklerden bahsetmesinin nedeni, bu karar alma sürecini değiştirmek ve Biden yönetimini bu adımı atmamaya ikna etmek” cümlesiyle tamamladı.
‘Batılı devletler arasında tereddüt yaratacak’
İsveç Silahlı Kuvvetleri’nin eski subayı ve eski savunma politikacısı Mikael Valtersson da Sputnik’e verdiği röportajda Rusya Devlet Başkanı Putin‘in Rus nükleer doktrininde değişiklik yapılacağını duyurmasının ‘Batı ile Rusya arasındaki çok gergin ilişkileri‘ yansıttığını dile getirdi.
Valtersson, Batılı ülkelerin ‘pratikte savaşın bir parçası olduğunu, Ukrayna’daki meselenin Rusya’ya karşı bir vekalet savaşı olarak yürüttüklerini’ vurguladı.
Rus yetkililerin ‘ciddi olduklarını göstermek için bir şeyler yapmaları gerektiğini aksi takdirde Batı’nın Ukrayna’nın yapmasına izin verdiklerini artıracağını’ söyleyen Valtersson, Batı’nın Kiev rejiminin Rusya topraklarının derinliklerine Batı tarafından tedarik edilen uzun menzilli füzeler fırlatmasına yeşil ışık yakabileceği yönündeki tartışmalara da ‘açık bir gönderme‘ olduğunu dile getirdi
Valtersson “Batı’nın artık Rusya’ya yönelik uzun menzilli saldırılara onay verme konusunda çok daha tereddütlü olacağına inanıyorum” cümlesinin altını çizdi.
Putin‘in Rusya’nın nükleer olmayan ve nükleer bir güç tarafından desteklenen bir devlet tarafından saldırıya uğraması halinde, konvansiyonel silahlar kullanılsa dahi nükleer saldırı düzenleme hakkını saklı tuttuğu yönündeki açıklamasını yorumlayan Valtersson, bu hususun ‘açıkça‘ Ukrayna’nın ‘Batı uyduları olmadan Rus hedeflerine saldıramayacağı‘ gerçeğiyle bağlantılı olduğunu vurguladı.
Valtersson açıklamasını, “Bu durum uyduları olan Batılı devletler arasında tereddüt yaratacaktır çünkü onları da potansiyel bir hedef olarak görebilirsiniz” cümlesiyle tamamladı.
